Özet
GİRİŞ ve AMAÇ
Meme kanseri tedavisi gören kadınların ameliyat ve kemoterapi ile sıklıkla cinsel işlev bozuklukları yaşadığını gösteren kanıtlar artmaktadır. Çalışmamızın bir parçası olarak, yaşam kalitesini (YK) ve cinsel doyum düzeylerini ve ayrıca kemoterapinin Türk meme kanseri hastalarının ve partnerlerinin cinsel doyum üzerindeki etkilerini araştırmayı amaçladık
YÖNTEM ve GEREÇLER
Otuz iki meme kanseri hastasından ve partnerlerinden elde edilen verileri topladık. Üç form kullandık: biri hastaların sosyodemografik özellikleri, EORTC-QoL-C30 ve Cinsel Tatmini Golombok-Rust Envanteri (GRISS) hakkında bilgi içeriyor
BULGULAR
Meme kanseri hastalarının GRISS'e göre tedavi öncesi ve tedavi sonrası cinsel memnuniyetlerinin karşılaştırıldığında, sıklık, kaçınma, dokunma ve anorgazmi için istatistiksel olarak anlamlı alt ölçekler osaptanmıştır (sırasıyla p <0.0001, <0.0001, 0.007 ve 0.001). Buna karşılık, sadece sıklık parametreleri partnerlerinde belirgin olarak yüksekti (p: 0.001). Ayrıca, duygusal işlevsellik, sosyal işlevsellik ve bilişsel işlevsellik açısından hastalarımızda istatistiksel olarak anlamlı farklılıklar bulduk (sırasıyla p = 0.023, 0.022 ve 0.035).
TARTIŞMA ve SONUÇ
Kemoterapinin genel yaşam kalitesi puanlarını düşürmeden cinsel doyum oranlarını düşürdüğünü bulduk. Hastaların yaşam kalitesini değerlendirirken, cinsel doyumlarının kötüleşebileceği ihtimaline dikkat edilmelidir. Tüm onkoloji uzmanları, uygun tavsiyeleri yapmanın yanı sıra hastalarıyla açık diyaloğu teşvik etmeleri için çok önemlidir; kemoterapinin zararlı etkilerini en aza indirgemek ve yaşam kalitesini iyileştirmek için antikanser tedavisi öncesi, sırasında ve sonrasında izlenmelidirler.