Özet
GİRİŞ ve AMAÇ
Kronik miyeloid lösemi (KML), Philadelphia kromozomunun (Ph) varlığı ve miyeloid serideki hücrelerin aşırı üretimi ile karakterize klonal miyeloproliferatif bir hastalıktır. Tirozin kinaz inhibitörlerinin (TKİ'ler) gelişmesiyle, KML için tedavi seçenekleri önemli ölçüde değişmiştir. KML hastalarının sağkalımını ve prognozunu değerlendirmede anahtar rol, BCR-ABL yükünün, uygun tedavi ile tanımlanan zaman ve değerde azalmasıdır. Bu çalışmanın amacı, KML hastalarının klinik ve demografik özelliklerinin yanı sıra tedavi etkinliklerini, yan etki profillerini, tedavi dirençlerini ve sağkalımlarını analiz etmekti.
YÖNTEM ve GEREÇLER
Bu retrospektif çalışma, 2010-2020 yılları arasında hastanemiz hematoloji bölümünde BCR-ABL pozitif KML tanısı alan hastalar üzerinde gerçekleştirilmiştir. KML hastalarının klinik ve demografik özellikleri, tedavi etkinliği, yan etkiler, tedaviye direnç, olası komplikasyonlar ve sağkalım parametreleri ile birlikte analiz edildi.
BULGULAR
Bu çalışmaya toplam 59 hasta dahil edildi. Ortalama yaş 55.59 ± 14.48 (yıl) ve medyan toplam takip süresi 33.9 [0.2-172.0] aydı. Tüm hastalara ilk tedavi olarak imatinib verildiği görüldü. Başka bir merkezdeki imatinib kesilme çalışmasına 2 hasta dahil edildi. İmatinib tedavisinden 12 ay sonra, hastaların %53.3'ünde majör moleküler yanıt elde edildi (BCR ABL <0.1). İkinci kuşak TKİ olarak 14 (% 46,7) hastada dasatinib, 15 hastada (% 50) nilotinib tercih edildi. 2. basamak TKİ tedavisinden 12 ay sonra, hastaların %77.8'i majör moleküler yanıt elde etti (BCR ABL <0.1). 3 hastada, takipte blastik transformasyon saptandı.
TARTIŞMA ve SONUÇ
Mevcut çalışmanın sonuçları, tedavi seçeneklerinin, yanıt oranlarının ve yan etkilerin, mevcut literatür sonuçlarıyla karşılaştırılabilir olduğunu göstermiştir. Hastalıkların seyrini daha iyi yönetmek ve tedavilerini düzenlemek için daha geniş popülasyonlu çalışmalara ihtiyaç vardır.